İran – Türkiye Sınır Takasları
–
İran sınırlar olarak Kasr-ı Şirin antlaşmasından beri hep aynı noktada kalma eğilimine gitmişti Osmanlı ile birlikte. Bu durum Rusya’nın kuzeyden gelmesiyle Güneyden İngiliz baskısıyla iyice tasfiye durumuna girdi ve kendi sınırları mücadelesi durumlarına başladılar.
–
Rusya’nın kuzeyde aldıkları yerlere Ermenileri yerleştirmesi, İngilizlerin Güneyde aldıkları yerleri Arapları vermesiyle sınırlar da Hakkari Iğdır arasına sıkıştı.
–
Kasr-ı Şirin Antlaşması 1847 Erzurum antlaşmasına kadar dümdüz bir hatta yakın iken sonradan Nehirlerin kökleri ve halkların daha rahat yaşamaları için dağ sıralarının bitiş noktaları esas alarak daha düzgün sınırlar çizildi zamanında. 1878’te ise İngilizler aracılığıyla Rusların talep ettikleri toprak metrekaresini düşürmek için doğudan İran’a toprak verme karşılığı Osmanlı’nın balkan topraklarını güvence altına aldılar. Ancak İran sınırında olan Tebriz’e gitme kapısını da ingilizler bu durum aracılığıyla engellemiştir.
–
Atatürk zamanında olan İran sınır takası asla Atatürk’ün kendi cebinden olan parayla yapılmadı. Bunları söyleyenler yalan söylüyordur. Bu olay İran’ın da Türkiye’nin de isyanlar sebebiyle yaşadıkları sıkıntılardan karşılıklı ortak sınır hatlarını güvence altına alma antlaşmasıdır.
–
Şikaki’lerin başı Simo ağa İran tarafında Osmanlı tarafından birinci dünya savaşında kendi topraklarına katılmasını teklif ettiğinde burada bir şekilde bir kontrol sağlama peşine düşmüştür. Bunun ardından gelen İran’da Azadistan’ın kurulması ve peşinden dağılması sonrası Simo ağa da kendisi bağımsızlık hareketine katıldı. Kaç sefer kendi aşiretlerinin yaşadığı toprakların karşısına geçtiği için İran müdahele edemiyordu İran’da
–
Türkiye ise ermeni sınırları yakında küçük ağrı dağları içerisinde aynı durumdan muzdaripti. İsyancılar hemen ağrı dağının arkasındaki bölgeye kaçarak orada isyan çıkarma eğilimindeydi. Ayrıca Sovyetler Birliği her ne kadar tüm hepsinin sınırları arasında olsa da Türkiye ile Türk dünyası arasında yani Nahcivan arasında sınır yoktu. Ruslar tabi bu konuda kendi sınırları içerisinde bulunduğu ve sonsuza dek onlarda kalacak güce sahip olduklarını düşündüğünden bu küçük sınır değişimini önemsemedi.
–
Onlar da Azeri köylerin bazılarını Ermeni topraklarına kattılar. Normalde Ermenistanın doğu sınırları ve Nahcivanın Türkiye arasındaki Artaşet, Ararat, Azatavan, Dashtakar, Arstadzor gibi bölgeler Azeri nüfusa sahip olduğu için aslında o sınırlar değişmese bile Türkiye ile Nahcivanın doğal sınırları olması gerekiyordu. Tabi o durum zamanla iyice küçüldü. Bu yukarıdaki haritada dikkat ederseniz Küçük Ağrı ve Büyük Ağrı dağı arasından sınır geçiyor ve Dilucu bölgesi İrana ait. Saraçlı – Aralık arası olan topraklardan itibaren Türkiye’ye geçti sonraları.
–
Yukarıda 1927 tarihi yazsa da gerçekte tarihi belgelere bakınca 1926’da başlayan süreç 1932 Tahran Convention denilen bir antlaşmayla son nokta konuldu. Sınır takasları 80.000 m2 ve 106.000 m2 yaklaşık sınırlar değişildi. İran tarafına daha çok toprak verildi haliyle.
–
Haritada Kotor ile birlikte 5 verilen köy Şikakilerin tüm topraklarının İran tarafına geçtiği görülmektedir. Tabi bu Adıyaman ve diğer yerlerde olan Türkiye sınırlarındakiler dahil değildir.
–
Ayrıca Kasr-ı Şirin antlaşma sınırları neden bu kadar değerliydi o konuya da bir geleyim. İran – Irak arasında 1980 lerde olan savaşa bakıldığında ilerlemeler bir şekilde yine Kasr-ı şirin antlaşma sınırlarının neden öyle çizildiğini göstermektedir. Irak’ın Ahvaz operasyonu için özel saldırısı harici diğer tüm ilerlemesi Kasr-ı Şirin’in en uzak noktasına değmektedir. Sonra İran’ın karşı saldırısında gidilen en uzak nokta da yine Kasr-ı Şirin antlaşması sınırlarının belirlendiği gediklerin olduğu yerden girdikleri gözükmektedir.
–
Yani Kasr-ı Şirin antlaşması sınır değişimleri de yine geçitlerin olduğu yerlerde olduğu anlaşılmaktadır. Garip biçimde o sınır yine değiştirildiği noktalarda yine aynı sınıra dönmektedir doğal olarak.
–
Ayrıca İran sınırında Tebrize giden yol da 1932 tahran antlaşmasıyla dağ geçitleriyle kapatılmıştır. Şimdi İran orada bilmeden sadece isyan bastırma dışında Türkiye’nin Azerbaycan topraklarına girmesinin de önüne geçmiştir. Aslında hem Türkiye hem İran barışçıl bir sebeple ilerlediği için ikisi için de gerçekten kazançlı bir sonuç olmuştur. Stratejik değerleri de şimdi ortaya çıkmaktadır.
–
Bizim Zengezur koridorumuz onların kendi güvenceleri ile bir saçma Avrupa baskısıyla savaşa zorlanmada geçitleri tutmasına imkan vermiştir.
–
İngiltere bilmeden Kotor’u da vererek bu sınırın başını oluşturmuştur.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.