Kapanış Konuşması

Kapanış Konuşması

Hicri takvime göre 2014 senesinde tam da dün 12:00 de ilk yazımın yayınlanmasına vesile olmuştu burası. Yıl dönümü olarak anabiliriz bugünü. Yoğun olduğum için dün yazacağım yazıyı ancak bugün kaleme alabiliyorum. Bekleyen varsa sözümü tutamadığım için özür dilerim.

Burada olan yazılarımı okursanız şu hedefler üzerine yoğunlaştığımı fark edeceksiniz:

1) Dinamik düşünümü sağlama ve öğrenimde uygulama

2) Kavramlar üzerine çalışma ve çelişkileri ortadan kaldırma

3) Bilimsel yönden bakabilme

4) Yanlış stratejileri tespit edip doğruları ile değiştirme

5) Filistinden tut Yemene bölgede olan Müslümanlar için çözüm sağlamaya çalışma

6) Türkiye topraklarını bir tutma ve dış cephe savunması

7) Farklı bakış açılarından olaylara bakabilme

8) Sınırları ve değerleri ortaya koyma

9) Saygı, sevgi ve sadakat değerlerini hatırlatma

Yazılarımda Osmanlı’yı öven veya eleştiren tarzda yazılara ulaşabilirsiniz. Çünkü onu tam tanımak ve ona göre hatalarını bulmak için en iyi yapabileceğim yol budur. Kutsal gördüğünüz veya tapındığınız zaman gerçeklerden kopma başlar ve o zaman da siz gerilemeye başlarsınız.

İşte bu şekilde onu eleştireni dövecek hale geldiğiniz tağut dediğiniz kişiler veya putlardan farklı değil bu sizin değerleriniz. Ben olmadı başkaları gelişir onun da eleştirilerinden faydalanır ve bu tapındığınız değerleri gelir gözünüzün önünde yıkar veya kullanarak sizi ele geçirir.

Yazılarımda çoğunlukla bir durum ile ilgili önlem almaya davet edip nadiren iyi yönde yazılar yazdığım da oldu. Mesela IŞID. 20 yazımda durdurulmalı ve bize hitap etmiyor dediğim halde bir kez acaba islam devleti mi yazım vardı. Bu sadece artı o kadar uzun süre orada kaldı ki bazıları İslam devleti olarak görmeye başladı önlem alın demeye getirdim. Ardından da zaten amacına ulaştı ki Rusya ve Amerika müdahil oldu olaya.

Yazılarımdan birisinde sırf beni okuyan oluşumları tespit etmek için değer verdiğim Erol Mütercimler hocama bir laf-ı güzafta bulunmuştum. Kendisine ulaşıp önceden haber veremedim veya açıklama yapamadım. Ondan da özür dilerim. Kendisi bu konuda zaten güzel kelimeler ile anlattı insanlara anlamışlardır insanlar da umarım. Ulaşamadığım için İletişim kanallarını en etkili bu şekilde değerlendirebildim.

Yazılarımda Müslüman tanımında Masum ve Medeni olduğunu hatırlatma geçmiştir. Müslümanların öğretilerinin nakilciliğin cahil ve çocuklar için ancak uygulanabileceğini alimlerin ve tam müslümanların akılcılığa yönelmesi gerektiğini belirttim. Çocuk veya empati yeteneği olmayan kişiler işi bencilliğe ve kendi işine göre yorumlamaya gideceği hakikattir.

Yazılarımda affetme ve ortak tarihi olanların ortak tabanda birleşmesi gerektiğinden bahsettim. Osmanlıcı ve Atatürkçü diye birbirine düşürülmeye çalışılan kişilerin birbirini çekemese de ortak bir sevgi ve saygı tabanında bulunmasını belirttim. Aynı zamanda Sünni – Şii olaylarında da aynı durumdan bahsettim. Binlerce sene kanayan yara geçmişte yaşanmış bir kaç olayın nefreti Müslüman dünyasını ve Türkiye’yi bitirdiğinden bahsettim. Tabi bunlar yanında yöneticilerin bencil olduğunda adaleti sağlayanın ve onu durduracak olanın müslümanlar ve halkın olabileceğinden bahsettim.

İntikam duygusu diyorlar. İnsanlar affedebilmeyi öğrenmeli. Güçsüz insanlar intikam ister. Elbet bazen gereklidir. Hayatını kökten değiştirecek şekilde zararlar veren ve kısasa kısas olacak durumlarda geçerlidir. Ama gücü ele geçirip bir yerde hakim olduysan da zaten en büyük intikamı almışsındır. Bundan sonra affedip onların yapmadıklarını yaparak hareket etmek gerektiğini belirttim. Tabi hala nifak yayanlar olunca iş farklı raddelere gittiği için o türden görüşlere karşıt yazılarda bulunmaya başladığımı da rahatlıkla görebilirsiniz.

Yazılarımda Kurnazlığın savaşlarda sadece gerektiğini yazdım. Ülke içerisinde olanlara şefkatli davranmayı öğrenmeyen yönetici zaten o halkın yöneticisi değildir. Halkı düşman görüp hep beni seçin hep bana hep bana diyenler ile benim ortak tabanım olamaz. Halkı uyutmaya çalışanlar veya bilgilerini engelleyenler ile ortak tabanım olamaz.

Yazdıkça yazdım pek çok konuda bilgilendirme yapmaya çalıştım ve insanlara farklı bakış açıları getirmeye çalıştım. Tek bir amacım vardı o da insanları kendi insani vasıfları ile tanıştırmak, tekrar insan gibi yaşamayı öğrenebilmesiydi. Ne kadarını yaptım zaman gösterecektir.

Yazıyı fazla uzatmaya gerek görmüyorum. Daha çok yazacak şey var yazmaya çalışsam engin okyanuslarda olan atom taneleri kadar çok kelime çıkar buradan. Çok yazacak makalem var diye düşünüyordum. Onları da belki sonrasında yazarım belki yazmam şu an karar veremedim.

Bitirmem gerektiğini hissettim ve adım attım. Sonrasında olacak program da aslında farklı bir yola dönmemin işaretini verdi. Yakın dönemde yeni yoluma adapte olup oradan gitmeyi düşünüyorum. Bir bitiş farklı bir alanda başlangıcı temsil eder. Tüm beni sevgi ve muhabbet ile okuyan herkese iyi günler diliyorum. Sağlıcakla kalın.